Türkiye’de yeşil finans geleceği için atılan güçlü adımlardan biri, Garanti BBVA’dan geldi. Garanti BBVA, 2018–2025 döneminde 400 milyar TL’lik sürdürülebilir finansman hedefi belirledi. Ve 2025’in ilk yarısı itibarıyla hedefini başarıyla tamamladı.
Bu önemli başarının ardından Garanti BBVA, yeni döneme daha iddialı bir vizyonla girdi. 2018–2029 yıllarını kapsayan yeşil finans hedefini 3,5 trilyon TL’ye yükseltti. Tüm detayları kendi internet sitesinde de resmi olarak ayrıca duyurdu.
Böylece 2025’in ikinci yarısından 2029 yılı sonuna kadar yaklaşık 3,1 trilyon TL’lik yeni finansman belirledik. İklim değişikliğiyle mücadele, yenilenebilir enerji ve sürdürülebilir kalkınmayı destekleyen yatırımlara aktarılacak. Bu gelişme, Türkiye’nin yeşil finans dönüşümünde oynadığı kritik rolü bir kez daha gösteriyor.
Mahmut Akten Açıkladı:
Mahmut Akten, “Şimdi, bu başarıyı daha ileri taşıyarak 2029 yılı sonuna kadar 3,5 trilyon TL’lik sürdürülebilir finansman sağlamayı taahhüt ediyoruz. Bu yeni hedef, yalnızca hacim açısından değil, sürdürülebilir finansman hızımız açısından da çarpıcı bir sıçrama anlamına geliyor. 2025’in ikinci yarısından 2029 sonuna kadar yaklaşık 3,1 trilyon TL’lik yeni kaynağı sürdürülebilir yatırımlara yönlendireceğiz. Bu taahhüdün büyüklüğü, Türkiye’nin düşük karbonlu ve kapsayıcı bir geleceğe geçişinde bankamızın giderek daha da etkin bir rol üstleneceğini gösteriyor. Yalnızca bugünü değil; gelecek nesilleri de güvence altına alacak yatırımlara kaynak sağlayarak Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınmasına destek vermeye devam edeceğiz. Türkiye’deki dönüşüme liderlik ederken, BBVA Grubu’nun küresel sürdürülebilirlik hedeflerine de her yıl daha büyük ve anlamlı katkı sunmaktan gurur duyuyoruz.”
Peki, Neden Yeşil Finans?
Aslında bankaların yeşil finans kavramına olan ilgisini hem finansal fırsatlar hem de düzenleyici baskılar belirliyor.
- İklim sorunları ve riskleri aynı zamanda finansal olarak risk oluşturuyor.
- Aynı zamanda yeşil finans yeni bir büyüme alanı.
- BDDK ve Merkez Bankası, 2025 itibarıyla bankaların “Yeşil Varlık Oranı” (YVO) raporlamasını zorunlu kıldı.
- Artan bilinçli müşteri talebi ve kurumsal sorumluluk
- İtibar yönetimi ve marka sempatisi yaratma
Fintek’ler Sayesinde Uygulanabilirlik Arttı
Eskiden çevresel etkileri izlemek zordu. Şimdi dijitalleşme sayesinde karbon izleme, ESG skorlama ve sürdürülebilirlik analizleri daha kolay.
Fintek iş birlikleri sayesinde bankalar, bu alanlarda daha hızlı, veri odaklı çözümler sunabiliyor.
Hal böyle olunca bankalar yeşil finansı rekabet avantajı olarak görüyor. Bunun yanı sıra düzenleyici kurumlar için de stratejik bir araç olarak konumlanıyor. Çünkü yeşil finans, geleceğe dönük ve zorunlu hale gelmiş bir finansal dönüşüm alanı olarak görünüyor.
Garanti reklemı gibi olmuş.